Haber

6.03.2020 15:33:43

2. Çevre Sorunlari ve Ekoloji Sempozyumu’nda sorunlar ve çözüm önerileri konusuldu

 

Bursa Uludag Üniversitesi (BUÜ) Biyoloji Toplulugu tarafindan düzenlenen 2. Çevre Sorunlari ve Ekoloji Sempozyumu’nda Türkiye’deki çevre ve biyoçesitlilik sorunlari ele alindi. Farkli üniversitelerden sempozyuma konusmaci olarak katilan akademisyenler, alinmasi gereken önlemler konusunda sunumlar gerçeklestirdi.

BUÜ Biyoloji Toplulugu tarafindan bu yil ikinci kez düzenlenen 2. Çevre Sorunlari ve Ekoloji Sempozyumu’na akademisyenler ve ögrenciler büyük bir ilgi gösterdi. Sempozyumun koordinatörlügünü üstlenen Prof. Dr. Sibel Tas, törende yaptigi açilis konusmasinda biyolojinin çalisma alaninin oldukça genis olduguna vurgu yapti. Biyoloji Toplulugu olarak 2020 Egitim-Ögretim yilinda çevre, çevre sorunlari ve ekolojik dengeyle ilgili konulari gerçeklestirecekleri etkinliklerde ele almaya gayret göstereceklerinin altini çizen Prof. Dr. Sibel Tas; “Biliyoruz ki insan olmadan tabiat olmaz. Tabiat olmadan da insan olmaz. Dolayisiyla biz beraberce bir bütünü teskil ediyoruz. Bunun için birey olarak üstümüze ne düsecekse yapmaya gayret edecegiz. Burada çok önemli akademisyen ve uzman konuklarimiz var. Sempozyum boyunca bizlere önemli bilgiler vereceklerini biliyoruz. Katilim gösteren konuklarimiza ve tüm izleyicilerimize tesekkür ediyoruz” seklinde konustu.

2100 YILINDA KIYI ALANLARINDA 60 SANTIMLIK BIR YÜKSELME YASANABILIR

Sempozyumun ilk oturumda konusmaci olarak yer alan Pamukkale Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi Biyoloji Bölümü Ögretim Üyesi Prof. Dr. Gürkan Semiz, ‘Küresel Isinma Ölçeginin Türkiye ve Biyoçesitlilik Üzerine Etkileri’ konulu bir sunum gerçeklestirdi. 1900’lü yillarin basindan itibaren küresel ortalama sicakligin giderek arttigini aktaran Prof. Dr. Gürkan Semiz, “Yüz yillik süreç içerisinde sicaklikta ciddi bir artis oldugunu görüyoruz. Genelde ögrencilerimiz ve meslektaslarimiz 1 derece sicaklik artinca ne olabilir ki diye soruyor. Biz bu artisi hayatimizin akisi içerisinde çok fazla fark edemeyebiliyoruz. Ancak sadece 1 derecelik bir artis ile yeryüzünden kaybolabilecek çok fazla böcek ve bitki türü var. Deniz seviyesinin de son yirmi yilda 20 santim yükseldigini biliyoruz. Eger bu sekilde devam edersek de 2100 yilinda bu yükselmenin yaklasik 60 santim olacagini ve kiyi sehirlerimizin ciddi oranda kayip yapabilecegini öngörüyoruz. Türkiye nüfusunun yüzde 55’i kiyi sehirlerinde yasiyor. 60 santimlik yükselme demek, ülkemiz için ciddi bir risk demektir. Birçok yasam alaninin da tahrip edilmesi anlamina geliyor” diye konustu.

GIDA KONTROLLERI ÇOK CIDDI YAPILMALI

Biyoçesitlilik alaninda ciddi koruma yapabilmek ve daha esasli bir çevre olusturabilmek için neler yapilmasi gerektigi konusunda da açiklamalarda bulunan Prof. Dr. Gürkan Semiz; “Bu ülkede isleyen en riskli faaliyetlerden biri gida alanindadir. Bu konuda çok iddialiyim. Ancak eger gida konusunda bir oynama yaparsaniz, ülkenin gelecegiyle oynamis olursunuz. Son yirmi yilda ilaç tüketimimiz de yapilan tüm düzenlemelere ragmen kisi basina düsen kutu anlaminda büyük oranda artmis görünüyor” dedi.

Sempozyumun diger oturumlarinda Prof.Dr Gürcan Güleryüz "Bitki Çesitliligi ve Ekolojik Islevleri", Prof.Dr Özdemir Adizel "Türkiye Kuslari ve Ekolojik Dengede Önemleri",  Prof.Dr Hasan Sevgili "Böceklerde Iletisim Çesitliligi ve Ekolojik Dengenin Degismesinin Böceklere Etkisi" konularinda sunum yaptilar. Program soru-cevap ve katilimcilara tesekkür belgelerinin takdim edilmesi ile sona erdi.



Bilgi

Okunma Sayısı: 1785
Eklenme Tarihi: 6.03.2020 15:33:43
Güncelleme Tarihi: 7.03.2020 09:14:46

Paylaş